Günümüzün değişen iş dünyasında, bir liderden beklenen özellikler de pek tabii değişti. Geleneksel yönetim anlayışının dışında, artık etkili bir lider sayılabilmenin farklı kriterleri var. Çalışan Bağlılığı Danışmanı Bertay Fişekçi, bu noktada “Çarpan liderlik” kavramına bakın nasıl dikkat çekiyor?
Liz Wiseman, “Çarpan Etkisi” (Multipliers) adlı kitabında çarpan etkisi yaratan liderler ile azaltan liderleri incelemiş ve büyük bir araştırmanın sonuçlarını paylaşmış. Ben de bu yazıda “Çarpan Lider” ve “Azaltan Lider” kavramlarını tanımlayıp, “Çarpan Liderlerin” 5 temel özelliğini paylaşmak istiyorum.
Tahmin edebileceğiniz gibi “çarpan” veya “azaltma” etkisi, liderlerin ekiplerinin performansını ve potansiyelini ortaya çıkarabilme becerilerini anlatmak için kullanılıyor. Bazı liderler ekiplerinin potansiyellerini görüp, onlara imkan ve alan yaratıp, bu potansiyellerini ortaya çıkarmalarına destek olurken; diğer taraftan “Ben her şeyi bilirim” yaklaşımında olan liderler, ekiplerinin yapabileceklerinden de çok daha azını yapmalarına, mutsuz olup ayrılmalarına, var olan yeteneklerini bile organizasyonun hedefleri için kullanamamalarına sebep oluyorlar.
Bu iki uçtaki liderlik davranışlarını şöyle bir tablo ile açıklamak isterim;
Azaltan Lider (Ben olmadan bu iş çözülmez) |
Çarpan Lider (Ekip, bu işin bir yolunu bulur) |
|
Yetenek Yönetimi | Kullan | Geliştir |
Hatalara Yaklaşım | Suçla | Araştır |
Yön Gösterme | İfade et | Meydan oku |
Karar verme | Karar ver | Danış |
İşlerin yapılma biçimi | Kontrol et | Destek ol |
Kitapta yüzlerce liderin davranışlarının araştırılmasından, ekipleriyle konuşulmasından sonra Çarpan Liderlerin en temel beş özelliği şöyle listelenmiş;
Çarpan liderin ekibinde insanlar kendilerini bulabildikleri gibi bazen farkında olmadıkları farklı becerilerine de ulaşma imkanı bulurlar. Çarpan lider ekibi dışındaki yetenekleri çeker, şirketine de yetenekler kazandırır. Çarpan liderle çalışanlar kariyerlerinde ilerleme, sorumluluk artışı ve eyleme geçme cesareti bulurlar.
Çarpan liderin çalışma biçimi, çalışanları sorun çözmeye zorlayan ve potansiyellerine meydan okuyan bir ortam yaratır. Çarpan liderlere “özgürleştirici” de diyebiliriz. Bu ortam “yumuşak” bir ortam değildir ve insanların yapabileceklerini ortaya çıkarmaya dönük bir tasarımdadır. Bu ortam hem “zorlayıcı” hem “rahat” hissettirebilir; zira çarpan lider korkuyu ve mikro yöneticiliği ortadan kaldıran ve insanların en iyi düşüncelerini ortaya koyabilecekleri ve bunu eyleme dönüştürebilecekleri bir ortam sunar.
Çarpan lider, sürekli ekibe meydan okur. Bu “işlerin çözümü”, “daha iyi bir yol bulunması”, “düşünülmeyenin düşünülmesi” konularında talepkâr bir yaklaşımdır. Çarpan lider, kendini ve ekibini sürekli daha iyisi için olumlu bir yaklaşımda tutar. İnsanlar çok daha fazlasının ve iyisinin yapılabileceğine inanır ve buna göre davranma alanı bulurlar.
Çarpan lider, ekip içinde daha iyi çözümlerin ortaya çıkabilmesi için sağlıklı tartışma ortamının yaratıcısı ve koruyucusudur. Gerekli tüm bakış açılarının ifade edilmesini ve tartışılmasını teşvik eder. İnsanlar kendi görüşlerinin karar sürecindeki etkisini ve tartışarak ilerleyebildiklerini gördüklerinde, tüm yönetim biçimine de daha güven duyarlar.
Çarpan liderler, yüksek beklentileri talep edip, bunların gerçeğe döneceği bir ortam yaratarak iş sonuçlarını iyileştirirler. Başarı için kaynakları sunan bir yatırımcı gibi konum alabilirler. Doğru delegasyon yaptıkça ekibin işi sahiplenmesini sağlar, herkesin hesap verebilir olmasını gözetirler.
Siz hangi tarafa daha yakınsınız?